Enerjide Rüzgar Güçlü Esiyor

Rate this post

 

Elektrik üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının ağırlığı artarken, rüzgâr enerjisi aldığı yatırımlarla ve yıllar içerisine kat ettiği mesafe ile dikkat çekiyor. Türkiye, 2023 yılında rüzgâr enerjisi kurulu kapasitesini 20 bin MW’a çıkarmayı hedefliyor. EPDK’nın 2016 yılı Kasım Ayı Elektrik Piyasası Sektör Raporu’na göre, Kasım ayında Türkiye’de elektrik üretiminin %6,18’si rüzgâr  enerjisinden karşılandı.

Avrupa’da ülkelerden arka arkaya rüzgâr enerjisinde rekor haberleri geliyor. Ocak ayında yapılan açıklamaya göre, 2016 yılında Birleşik Krallık genelinde, rüzgâr santralları, kömür santrallarına göre ilk kez daha fazla elektrik üretimi gerçekleştirdi. (1) Büyük rüzgâr çiftliklerine sahip olan İsveç, ülkede hizmette bulunan 6 nükleer santralin sağlayacağı enerjiye denk geldiği belirtilen 5.7 milyon KWh düzeyinde elektrik üretimini sadece rüzgâr enerjisinden gerçekleştirdi.  (2) Petrol ülkesi Suudi Arabistan ise ilk rüzgâr enerjisi santralini kuruyor. (3)

Rüzgâr enerjisinin bir parçası olan açık deniz rüzgâr santralleri de şirketler tarafından ilgi gören bir sektör.  Wind Europe’un istatistiklerine göre, 2016 yılı sonu itibariyle, Avrupa’da 10 ülkenin şebekeye bağlı ve toplam 12 bin 631 MW kapasiteye sahip 3 bin 589 açık deniz rüzgâr türbini bulunuyor. (4) Sektör, yapılan yatırımlarla her geçen sene büyüyor. Özellikle Avrupa’da 7’inci Çerçeve Programı, Ufuk 2020 ve diğer programlar tarafından fonlanarak hayata geçirilen Ar-Ge projeleri, açık deniz rüzgâr santrallerinin gelişimine ve dolayısıyla rüzgâr sektörüne büyük katkı sağlıyor. Bu projelerden birkaçına hep birlikte bakalım.

           Türbinlerin test ve denetimine standardizasyon geliyor

AB tarafından finanse edilen ve bu sene tamamlanacak olan TOWERPOWER projesi, açık deniz rüzgâr türbinlerinin yapısal durumunu sürekli izlemek için güvenilir yeni teknikler geliştirmeyi hedefliyor. Daha etkin bir denetim, türbinlerde oluşabilecek arızaların daha erken fark edilmesine ve müdahalesine olanak sağlıyor. Bu durum, sektörün maliyet-etkin bir yapıya kavuşması açısından önem kazanıyor. Projenin en önemli çıktılarından bir tanesi, türbinlerin test ve bakım yöntemlerine standardizasyon getirilmesi olarak öne çıkıyor. Proje Koordinatörü Dr. Celine Auger, “Bu zamana kadar türbinlerin denetiminde herhangi bir standart bulunmuyordu. Projemizin getireceği bu standardizasyon rüzgâr sektörüne büyük değer katacaktır” dedi.

          Akademi ve sanayi el ele

Sektörün gelişiminde en önemli faktörlerden bir tanesinin o alandaki kaliteli iş gücünün artması olmasından yola çıkarak hayata geçirilen MEDOW (Açık deniz rüzgâr türbinleri için çok terminalli doğru akım (MTDC) şebekeleri / Multi-terminal DC (MTDC) grid for offshore wind) projesi, 5’i üniversite ve 6’sı sanayi kuruluşu olmak üzere 11 partner tarafından oluşturuldu. AB 7’inci Çerçeve Programı tarafından fonlanan projenin 2 ana hedefi bulunuyor; sanayi ve üniversiteyi bir araya getirerek DC Şebekelerinde uzmanlığı artırmak ve alternatif akıma (AC) göre daha modern ve avantajlı olan DC şebekelerin açık deniz rüzgâr türbinlerinde kullanımı üzerinde çalışmalar yürütmek. MEDOW Proje Koordinatörü Jun Liang, şunları söylüyor; “Projenin sektöre en önemli katkısı akademi ve endüstriyi bir araya getirmeyi ve istikrarlı bir Avrupa için MTDC üzerinde çalışmalarını sağlamasıdır. Projenin çıktılarının bir yol haritası olarak kullanılabileceğine inanıyorum.”

          Denizaltına dönüşebilen sürat teknesi geliştirildi

2009 yılında İngiltere’de bir KOBİ tarafından, denizaltına dönüşebilen bir sürat teknesi olan Scubacraft tasarlandı. 7 yıl sonrasında ise bu proje, enerji sektörüne, özellikle de açık deniz rüzgâr türbinlerinin bakımı için geliştirildi.  Patentli Scubacraft, deniz yüzeyinin altına dalıyor, suyun altında çalışabiliyor ve sonrasında suyun üzerine tekrar geri çıkabiliyor, bu sayede bakım ve onarım çalışmalarının daha hızlı yapılmasını sağlıyor. (5)

Yapılan yatırımlar ve geliştirilen Ar-Ge projeleri, rüzgâr enerjisi sektörünün çok daha hızlı gelişmesini sağlıyor. Bu gelişmeler ışığında dünya ülkeleri rüzgâr enerjisine verdiği önemi artırıyor. Önümüzdeki yıllarda, yenilenebilir enerji sektöründe rüzgârın daha güçlü eseceğinden hiç şüphe yok.

Kaynak: elder.org.tr

Posted in Sektörden Haberler and tagged , , , , , , , , , , , , .